Ana içeriğe atla

KASIM AYINA GİRERKEN...

                                Gerçek mevsimi yaşayan bir bölge olan Antalya'dan selam ve sevgilerle güne ve yazıma başlarken;Tüm arıcı dostlarıma sağlık selamet ve hayırlar diliyorum.Ayrıca hasta ve sıkıntılı olanlara da sağlık ve selamet diliyorum.
                                Bu yıl artık Akdeniz de sonbaharın son ayına bugün girdik.Mevsim kurak geçmede.Ama 15 gün kadar önce yağan son güzel yağmur birazcık ilaç olmuş gibi.Dün arılığı dış ortamdan seyrettim.Saat 12.45 civarıydı.Kovanlara polen akışı çok iyiydi.Ana arılarımız hala yumurtaya devam etmekteler.Bu durum aralık ayının başına kadar sürer.Aralık ayında başlayan kış mevsimi ile yavru faaliyeti sona erer.Çünkü;Şu zamanda havalandırma delikleri kapalı.Kasım sonunda havalandırmaları açacağız.Arılar mevsimi doğru algılamalılar.Yoksa soğuk havada uçuşa çıkan arı soğuğa çarpıldığı için soğuk felcine uğrar.Konduğu yerden kalkamaz.Bu olumsuzluğu yaşamamak için kovan altı havalandırma delikleri açık olmalı.Oradan kovana giren soğuk hava kovanın fazla ısınmasını engeller.Isınmayan kovanda ana arı yavru atmaz.Soğuk ortamdada kış salkımına yönelen arılar uçuş zamanını azaltır.Ancak hava sıcaklığının üst düzeye çıktığı 11-14 saatleri arası 3-4 saat kadar kısa uçuş yapabilirler.Uçuş zamanının kısalması işçi arının ömrünü kış ayında uzatır.Kovan nüfusu kendini korur.Bu durum erken bahar önü oldukça önem taşır.Çünkü:Erken bahar önü çıkacak ilk yavrulara kadar ana arının potansiyeli çok düşük kalacaktır.İlk çıkan yavrularla birlikte arı sütüyle beslenmeye başlayan  ana arıda yumurta atma miktarı hızlanacaktır..Buda kovan hızının 1 aylık döneme yayılması demektir.
                               Ülkenin çoğu bölgesi hala gündüzleri ılık bir havada kasıma girdi.Geçen hafta ve bu hafta 2 kez Kütahya'ya kadar gidip geldim.İç kısımlarda bile hava sıcaklığının 18-20 derece gündüz sıcaklığında olduğunu gördüm.
                                Kasım ayı kasımpatlarının açtığı bir aydır.Artık kış çiçekleri revaçta olacak.Tabiki buda yağmura yağışa bağlı...
                                Mevlam mevsimleri doğallığıyla yaşamayı nasip eylesin diyerek güne merhaba diyoruz.İşleriniz bereketli gününüz şen ve aydın olsun...
ARICI-07

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ARI ISLAHI NASIL YAPILIR

ARICI-07 A G Arı ıslahı ve seleksiyon GENLERİN ETKİSİ Genlerin 2 türlü etkisi vardır. 1-Toplamalı gen etkisi 2-Toplamalı olmayan gen etkisi a)Dominas etkisi b)Epistasi etkisi gibi a)Dominas etkisi:Aynı fokustaki genlerin birbirine etkisidir. b)Epistasi:Farklı fokustaki genlerin birbirine etkisidir.ıslahta daha çok toplamalı etkilerden yaralanırız. BAL ARILARINDA ISLAH KONUSU ÖZELLİKLERİ 1-Yüksek bal,polen,süt,propolis,mum ve zehir verimi 2-Sakin davranışı 3-Hastalık ve haşarelere dayanıklılık 4-Isı değişikliliklerine dayanıklılık 5-Az oğul verme eğilimi 6-Yüksek döl verimi kabiliyeti 7-Bulunduğu bölgeye kolay adapkasyon DAMIZLIK SEÇMEDE FENOTİPİN ÖNEMİ Fenotip:ölçülerek katılarak gözlenerek belirlenebilen özelliktir.Örnek;10 kg bal verimi,6km uzaklığa uçabilme yeteneği,sarı halka genişliği,siyah keçe kuşak genişliği gibi Damızlık seçer iken fenotip veriler bizim işimizi kolaylaştırır.Örnek;10 kg bal verimli yerine 20 kg bal verimliliği tercih ediniz.Kısa hortum

ORGANİK VARROA MÜCADELESİ

Arıcılıkta hastalık ve zararlılardan korunmak için; hastalığa dayanıklı ırklar, ekotiplerle çalışılmalı, ana arılar düzenli olarak yenilenmeli,kovanlarda düzenli hastalık ve zararlı kontrolü yapılmalı, erkek arı larvaları denetlenmeli, kovan malzeme ve aletleri dezenfekte edilmeli, yeni petekler kullanılmalı, kovanlarda yeterli besin kaynağı bırakılmalıdır. Koruyucu önlemlere rağmen koloniler hastalanır veya zarar görürse, derhal tedaviye alınmalı ve gerekirse koloniler ayrı alanlarda izole edilmelidir.  Tedaviye alınan organik üretimdeki kolonilere  geçiş süresi uygulanmalıdır. Önleyici tedbir olarak kimyasal bileşimli ilaçlar kullanılmamalıdır. Profilaktik sentetik uygulamalar yapılmamalıdır (yavru çürüklüğüne karşı antibiyotik kullanımı gibi).   Bal arısının en yaygın görülen ve en büyük zararlısı olan Varroa  ile mücadelede organik kökenli;Formik asit, laktik asit, asetik asit, okzalik asit, nane, kekik,  okaliptüs veya kafur kullanılabilir. Günümüzde özellikle Avrupa Birliği

ARI SOKMASI VE KORUYUCU TEDBİRLER...

  Arı sokması sokulan bölgede görülen lokal reaksiyon ile vücutda görülen genel reaksiyon olmak üzere ikiye ayrılır.Lokal reaksiyonda arının soktuğu bölgede kızarıklık veya şişlik oluşur.Buna bağlı kaşınma ortaya çıkabilir.Genel reaksiyonda ise vücudun tümü üzerinde genel bir tepki reaksiyonu ortaya çıkar.Bu sırada;solunum güçlüğü,karın ağrısı,kusma çarpıntı ve baygınlık olabilir.Boğaz kaslarının gerilmesi ile solunum zorluğu oluşabilir.Hatda hasta boğulabilir..Bu olaya''Anaflaksi'' denir.Diğer bir deyişle ''anaflaktik şok'' adıda verilir. Arı sokması sokulan yerin şişmesine neden olur. Bu da insana acı verir ve sinirli yapar. Sokan arıların çokluğuna göre, miskinlik, başağrısı, titreme, kaşıntı gibi reaksiyonlar da görülebilir.   Arı zehirinin kendine özgü keskin bir kokusu vardır. Bu zehir kokusunun yayılması diğer arıları da hırçınlaştırır. Eğer bir arı soktuğunda gerekli önlemler alınmazsa, aynı yerden başka arılar da sokmaya çalışır. Onun için