Ana içeriğe atla

ZAMAN BU ZAMAN ...OCAK...

              Kışın tam ortasındayız.Arıların sadece besin sıkıntısı çekebileceği,bunun dışında hiç bir sıkıntılarının olmayacağı bir dönemdeyiz.


       Çevremiz her ne kadar yeşil ve güzel görünsede arılar için hiç bir şey üretmiyor.Ne polen nede nektar...En fakir dönemdeler...Ama çevremdeki kirişler tomurcuğa dönüşüm içindeler...Nergis çiçeği gibi ortasından boy gösterimine geçmişler....


 İşte çevremizdeki kırsal alanın görünümü...Havalar gündüz 15-17 li rakamlarda.Gecelerde 3-5 dereceye kadar düşüyor.Adı üstünde kara kış...Bazı yerlerde karasal iklim...Sert soğuklar ve kar...Bizde de daha ılıman Deniz ve sahil iklimi...Bizde bahar üç kısıma ayrılabiliyor.Şubat içi...Erken Bahar...Bir çok ağaç ve bitki çiçeğe başlıyor.Mart Nisan Bahar ayları...Çoğu zamanda Mayıs da ısınan havalar Bahar yaz arası bir mevsimi yaşatıyor...




                Etrafımızda kırsal alanlarda çok az çiçeğe rastlayabiliyoruz.İşte kış aylarının sarı papatyası...Burda resmi yok ama gezdiğim yerlerde tek tük lalelerinde açmaya başladığına şahit oldum.Akdeniz de lale arı için çok önemlidir.Şubat da sahilde açmaya başlar.Haziranda toroslar da hala laleler arıların polen kaynağıdır.Bu bakımdan laleyi arılar için olmazsa olmazlardan biri olarak gösterebilirim.




GÜVER UÇURUMU
                 Bugün hava ısınınca  birazdan arılığa gideceğim.Kovanları açıp kontrolden geçireceğim.Çünkü:saat 11.00 civarı hava sıcaklığı güneş de 20 dereceyi geçiyor.Bakalım  beynimde hayal ettiğim biçimde bulabilecek miyim.Cevabını bu yazının altına daha sonra ekleyeceğim...                                               


ARICI-07
NOT: Arılar  kontrolden geçirildi.2-3 kovan sönmesi olmuş.Besin kontrolü yapıldı.Bir kovanda çok az yavru görüldü.Bal durumları genel anlamda iyi görünüyor.Ama sıkıntılı olanlarda var.Büyük varilde arılara bakarken 50 litre su ocakda ateşe bırakıldı.Saat 12.40 da eve geldim.Varili 11.00 de altına bol odun atarak ateşde bırakmıştım.Su kaynıyordu.1 Çuval şeker döküldü.Kaynamaya başlayınca invert'e dönüştürüldü.Hafta sonu şerbet vermek istiyorum kısmetse.Kovan başı 500 cc kadar.(Yarım Litre.)Arılık genelde umduğum gibi.Ama sıkıntı oluşabilecek kovanlarda var.Ben hep gereğini yaptım.Hayırlısı Allahdan.                          .../...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

NOSEMA VE ARI HASTALIKLARINDA ETKİLİ YÖNTEMLER

Bu yıl sıcak birazda kurak bir sonbahar mevsimi yaşamaktayız.Bunun avantajlarını görmek oldukça güzel.Çünkü;Arılarda yavru çıkarma hızı tüm hızıyla devam ediyor.Arıları iyice sıkıştırarak 4-6 çıta aralığında daralttık.Ayda iki üç kez toz vitamin-sıvı polivit (Çocuk vitamini)  ve antibiyotik  destekli şurub veriyorum. Çünkü;Arılarda nosema ve buna bağlı sindirim sistemi ağırlıklı hastalıklar güz yada erken ilk bahar döneminde kovanın sönmesine yol açar.Arıcı bu hastalığa ''gidip dönmez ''hastalığı adını koymuş.Değerli arıcılar; Bal mevsiminde yada bal hasat edeceğiniz zamanda kimyasal kökenli ve antibiyotik ilaçlar kullanmayınız.Bu tür ürünler,balda kalıntıya yol açar.Sattığınız bal tahlile giripde antibiyotik,yada kimyasal akıntı çıkarsa cezası oldukça ağır olur.15-20.000 gibi cezalara maruz kalabilirsiniz.Ancak,bal mevsiminiz bitmişse arılardan bal hasat etmeyecekseniz,Bu yukarda isimlerini yazdığım ürünlerden 50 kg şeker için 100 gr toz vitamin,2 adet polivit...

ORGANİK VARROA MÜCADELESİ

Arıcılıkta hastalık ve zararlılardan korunmak için; hastalığa dayanıklı ırklar, ekotiplerle çalışılmalı, ana arılar düzenli olarak yenilenmeli,kovanlarda düzenli hastalık ve zararlı kontrolü yapılmalı, erkek arı larvaları denetlenmeli, kovan malzeme ve aletleri dezenfekte edilmeli, yeni petekler kullanılmalı, kovanlarda yeterli besin kaynağı bırakılmalıdır. Koruyucu önlemlere rağmen koloniler hastalanır veya zarar görürse, derhal tedaviye alınmalı ve gerekirse koloniler ayrı alanlarda izole edilmelidir.  Tedaviye alınan organik üretimdeki kolonilere  geçiş süresi uygulanmalıdır. Önleyici tedbir olarak kimyasal bileşimli ilaçlar kullanılmamalıdır. Profilaktik sentetik uygulamalar yapılmamalıdır (yavru çürüklüğüne karşı antibiyotik kullanımı gibi).   Bal arısının en yaygın görülen ve en büyük zararlısı olan Varroa  ile mücadelede organik kökenli;Formik asit, laktik asit, asetik asit, okzalik asit, nane, kekik,  okaliptüs veya kafur kullanılabilir. Günümüzde ...

DEVAM EDİYORUZ...

Değerli dostlar,eskisi kadar çok olmasada, mübelasız sakin arıcılığa devam ediyoruz.Arılarımız sıkıntısız dersek zor... Yabani domuzlar,rahatsız ediyor.Sanki ayılar öğretti,onlara...Değil,iki bacaklı ayılar varya,hastalıklı  mumlu çerçeveleri sağa sola atan,kendisi arıcı olamayan,ama geçinenler...Sağa sola bıraktıkları mumlu çıtaları yemeye alışan domuzlar,Orman içinde çıta kokusunu,arı kokusunu alınca gelip arılıklara zarar veriyorlar.Kovanları deviriyorlar.Kabaklarını burunlarıyla açıyorlar.Arılara zarar veriyorlar.Öyle olunca uyarıcı şeritler çektik.Kovan kapaklarını vidaladık.Şimdilik bir nebze uzaklaştırdık... Bu yıl mevsim çok kurak,sert geçti.Güz yağmurlarını yeni aldık.Ballı,polenli güz bitkileri kışa girerken anca açıyor.Bakalım arılara katkısı,yavru ve bal bakımından olacak mı? Bende beklemedeyim. Artık ağır kovanlardan vaz geçtik.8 çıtalı kovanlarla çalışıyorum.2 yıldır kullanıyorum.Ağaç değil.18 mm kavak kontrasından kendim yaptım.Tabanlarınıda 6 li plastik taban kullan...